2023 yılında elektrik üretiminde kullanılan birincil enerji kaynakları arasında ithal kömür en büyük paya sahip kaynak oldu ve Türkiye’nin elektrik üretiminin yüzde 22,3’ünü sağladı. Tarihte ilk kez, hidroelektrik, gaz ve yerli linyit gibi elektrik üretiminde kullanılan diğer kaynaklardan daha fazla elektrik üreten ithal kömürle çalışan termik santraller, 2024’ün ilk üç ayında da hız kesmedi. Yılın […]
2023 yılında elektrik üretiminde kullanılan birincil enerji kaynakları arasında ithal kömür en büyük paya sahip kaynak oldu ve Türkiye’nin elektrik üretiminin yüzde 22,3’ünü sağladı. Tarihte ilk kez, hidroelektrik, gaz ve yerli linyit gibi elektrik üretiminde kullanılan diğer kaynaklardan daha fazla elektrik üreten ithal kömürle çalışan termik santraller, 2024’ün ilk üç ayında da hız kesmedi. Yılın ilk çeyreğindeki elektrik üretiminin yüzde 23’ü ithal kömürle çalışan termik santrallerce sağlandı.
2023 yılında Türkiye’deki elektrik üretiminin yüzde 22,3’ünden ithal kömürle çalışan termik santralleri, yüzde 20,8’inden gaz santralleri ve yüzde 14,2’sinden ise yerli kömürle çalışan termik santraller sorumluydu. Hidroelektrik dışı yenilenebilir enerji kaynaklarının (güneş, rüzgar, biyokütle ve jeotermal) payı ise yüzde 22,4’te kaldı.
Türkiye’nin iklim hedeflerinin etkisizliği, Türkiye’de kömür kullanımını artırıyor. Başta Avrupa ve OECD ülkeleri olmak üzere kömürden vazgeçmenin hızlandığı bir süreçte, Türkiye’nin mevcut santralleri kapatma konusunda bir tarih belirlememiş olması, kömürlü santrallerin yarattığı çevre ve halk sağlığı sorunlarını dikkate almaması, ithal kömüre de davetiye çıkarıyor. 69 milyar doları bulan enerji ithalatını önlemenin tek bir yolu var. O da dışa bağımlı petrol, kömür, gaz ve nükleer gibi enerji kaynakları yerine güneş, rüzgar gibi yerli kaynakları tercih etmek. Enerjiyi daha akıllı ve verimli kullanarak enerji tüketimini azaltmak.
Maraş’ta yeni tehlike
Gerek hava kirliliği, gerek iklim konusunda caydırıcı hedefler olmayınca Türkiye’nin elektrik üretiminde en çok paya sahip kaynak kömür oldu. Sorun sadece ithal kömürle de sınırlı değil. Kirleten enerji kaynaklarına karşı yaptırımların olmadığı bu ortamdan yerli kömürle çalışan termik santraller da yararlanıyor. Kahramanmaraş gibi su kaynakları kısıtlı, hava kirliliğiyle boğuşan bir bölgeye yeni bir kömür santreli anlamına gelen ek üniteler kurulması bile düşünülebiliyor. Türkiye’nin acilen kömürlü termik santralleri kapatmak için bir tarih vermesi ve enerjide dönüşümü başlatması gerek.
Kömürden çıkış için #TarihVer
Türkiye’nin seragazı emisyonlarında kömürün payı çok yüksek. Fosil yakıtların yakılmasından kaynaklanan karbondioksit emisyonlarının yüzde 42’si kömürden geliyor. Avrupa’da kömür santrallerini kapatmak için tarih belirlemeyen beş ülkeden biri olan Türkiye’nin termik santralleri kapatması için sen de harekete geç, kampanyaya katıl.
Söğütlüçeşme Cad. No: 186/12 Kadıköy İstanbul
iletisim@ekosfer.org